Türkçe konuşanlar, İngilizcede sık karşılaşılan telaffuz zorluklarını nasıl aşabilir?

Avrupa Diller Günü'nde British Council, İngilizcenin dünya çapındaki farklı kullanım şekillerini değerlendirerek, Türkçe konuşanların karşılaştığı ortak telaffuz zorluklarına dikkat çekiyor. Temel zorluklar arasında, eğitimcilerin dil öğrenme sonuçlarını iyileştirmek için ele almaları gereken yanlış telaffuzlara ve fosilleşmiş hatalara yol açan alışılmadık İngilizce ses birimleri ve sesli harfler yer alıyor.

British Council'ın Geleceğin İngilizcesi: Küresel Perspektifler (The Future of English: Global Perspectives) araştırmasına göre, 2017 yılında dünya genelinde yaklaşık iki milyar kişi ve Türklerin yüzde 15'i İngilizceyi ek dil olarak konuşuyor. Birleşik Krallık'ın kültürel ilişkiler ve eğitim fırsatlarından sorumlu kuruluşu British Council, Avrupa Diller Günü (26 Eylül) çerçevesinde, yabancı dil olarak İngilizcenin değişen paradigmasını ve farklı ülke ve bölgelerde nasıl farklı şekillerde kullanıldığını, dolayısıyla 'dünya İngilizcelerinin' nasıl ortaya çıktığını ele alıyor.

British Council, Avrupa Diller Günü'nü kutlamak amacıyla, İngilizce öğrenen Türklerin karşılaştığı ortak telaffuz zorluklarına dikkat çekiyor ve bu zorluklara katkıda bulunan, alışılmadık ses birimleri ve yaygın yanlış telaffuzlara yol açan sesli harflerle ilgili zorluklar gibi dilsel karmaşıklıklara ışık tutuyor.

Türk öğrenciler sıklıkla kendi ana dillerinde karşılıkları bulunmayan İngilizce ses birimleriyle mücadele ediyorlar. Örneğin, "back" (geri) ve "pan" (tava) gibi kelimelerdeki /æ/ sesi, Türkçe konuşanlar için daha tanıdık olan /e/ sesini tercih edebilecekleri için zorluk teşkil ediyor. Benzer şekilde, bir diğer önemli engel de “think” (düşünmek) ve “this” (bu) gibi sözcüklerde bulunan ve Türkçe konuşanların aşina olmadığı bir teknik olan dilin dişlerin arasına yerleştirilmesiyle telaffuz edilen /θ/ ve /ð/ sesleridir. Bu durum, fosilleşmiş telaffuz olarak bilinen bir olgu olan kalıcı yanlış telaffuzlara yol açabilir.

Farklılıklar sesli harflere de uzanıyor. Örneğin, Türkçe konuşanlar İngilizce ve Türkçe sesli harf telaffuzları arasındaki tutarsızlıklar nedeniyle “compete” (rekabet) ve “method” (yöntem) gibi kelimelerde zorluk yaşayabilir. Türkçede sessiz harflerin bulunmaması da "psychology” (psikoloji), "knight” (şövalye) ve "autumn” (sonbahar) gibi sözcüklerde telaffuz güçlüğüne yol açabilir.

IELTS gibi İngilizce yeterlilik sınavlarına hazırlananlar için bu telaffuz engellerini anlamak ve ele almak çok önemlidir. British Council IELTS web sitesi, İngilizce becerilerini değerlendirmek ve geliştirmek için değerli araçlar sağlayarak deneme sınavları, örnek sorular ve sınavda ustalaşmaya yönelik ipuçları sunuyor. Bu materyaller, öğrencilerin sınav formatlarını tanımalarına ve geliştirilmesi gereken alanlara odaklanmalarına yardımcı olarak daha etkili bir hazırlık süreci sağlıyor.

Eğitimciler, bu telaffuz sorunları hakkında farkındalık yaratarak ve erişilebilir hazırlık kaynakları sağlayarak, Türkçe konuşanların İngilizceye hakim olmalarını daha iyi destekleyebilir, iletişim becerilerini ve genel yeterliliklerini geliştirebilirler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı